“CUMHURBAŞKANININ ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERİ FESHETME YETKİSİ VAR MI? (İstanbul Sözleşmesinin Feshi Hakkında 3718 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı Üzerine Eleştiriler)” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
Pandemiyle mücadele sürecinin dört aşaması ve bu aşamalarda yapılan dört tür işlemin hukukî niteliği ve bunlara karşı başvuru yolları aşağıdaki görselde bir TABLO hâlinde özetlenmiştir. Tabloyu PDF olarak görmek ve daha fazla bilgi için bkz.:
Bir buçuk yılda 24 adet Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılmış, bu kararnamelerde değişiklik yapmak için ise 31 kararname daha çıkarılmıştır! Yani CB sistemi yapmaktan çok, kendi yaptığı şeyleri değiştirmek ve düzeltmekle zaman harcamıştır. Bkz.:
"BERBEROĞLU DAVASINDA YARGILAMANIN YENİLENMEMESİ SORUNU (Anayasa Mahkemesinin İhlâl Kararından Sonra İstanbul 14. Ceza Mahkemesinin 13 Ekim 2020 Tarihli Yeniden Yargılama Yapılmasına Yer Olmadığı Kararı Hakkında Bir Eleştiri)" başlıklı makalem için bkz.:
Pandemiyle ilgili üç ayrı makalemde ulaştığım sonuçları özetlediğim “PANDEMİYLE MÜCADELE SÜRECİNİN HUKUKÎ ŞEMASI: BİR ÖZET” başlıklı yazımı izleyen linkten okuyabilirsiniz:
Hukuk eğitimine yeni başlayan siz gençlerden, bundan 1500 yıl önce, Iustinianus’un hukuka başlayan gençlerden beklediği aynı şeyi bekliyoruz: Kendinizi öyle yetiştiriniz ki, bu topraklarda da bir gün adaletin tecelli edeceğine olan inancımız kaybolmasın.
“ELVEDA ANAYASA MAHKEMESİ: İRFAN FİDAN OLAYI” başlıklı makalemin sonuç bölümünden: “Aslında bir ülkede kuvvetler ayrılığına ‘elveda’ dedikten sonra daha çok şeye ‘elveda’ demek gerekiyor…”. Okumak için:
"ANADOLU HUKUKTA NELER OLUYOR? Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Bir Hukuk Felsefesi Hocasının Görevine Son Verilmesi ve Hukuk Felsefesi Dersini Vermekle Bir İlahiyat Fakültesi Hocasının Görevlendirilmesi Hakkında Bir Eleştiri":
Dava dilekçelerinde aşırı vurgu sorununu daha önce Bilimsel Yazma ve Yayınlama: Bir Stil Kılavuzu isimli kitabımda (2. Baskı, 2023, s.221-223) incelemiştim. Bir alıntı: "Her şeyin vurgulandığı yerde vurgu olmaz. Vurgu mahiyeti gereği istisnai bir şeydir".
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN FESHİNE İLİŞKİN DANIŞTAY KARARI HAKKINDA ELEŞTİRİLER (Danıştay Onuncu Dairesinin 28 Haziran 2021 tarih ve 2021/1747 Sayılı Kararı)” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
29 Kasım 2019 tarihli “AKADEMİNİN DEĞERSİZLEŞMESİ ÜZERİNE” başlıklı makalemden bir alıntı: “Türkiye’de ODTÜ ve Boğaziçi gibi başarısını koruyabilen son bir iki üniversitenin de çok yakın bir gelecekte başarılarının kurbanı olacağından korkuyorum”. Bkz.:
“HUKUKÇU OLMAYAN HUKUK DEKANLARI: Türkiye’de Bazı Hukuk Fakültelerine Hukukçu Olmayan Dekan Atanması Hakkında Eleştiriler” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
Son makalemden bir alıntı: “Ülkemizde mevzuat bilgisizce ve özensizce yazılıyor; içtihat ise gerekçesiz bir şekilde karar veriyor; doktrin de üzerine vazife olmayan sorunları çözmeye çalışıyor”. Bkz.
“ORGANİZE İŞLER 3: KORSAN SARMALI”. Yirmi küsur yıldır pek çok korsan kitap hikâyesi duydum. Ama dün duyduğum hikâye kadar ilginç ve vahim bir korsan kitap hikâyesi duymamıştım. Hikâye, bir mağdur öğrencinin e-postasından öğrendiğim kadarıyla şöyle:
Golding ve Edmundson’un HUKUK FELSEFESİ VE HUKUK TEORİSİ REHBERİ, Ertuğrul Uzun’un editörlüğünde, ülkemizin önde gelen hukuk felsefesi ve teorisi uzmanları tarafından Türkçeye çevrildi. Herkese tavsiye ederim.
“ANAYASA MAHKEMESİNİN HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARI ÜZERİNE (Anayasa Mahkemesinin 20 Temmuz 2022 Tarih ve E.2021/121, K.2022/88 Sayılı Kararı Hakkında Bir Eleştiri)” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
Anayasa Mahkemesinin 16 üyesinden 8’i hukukçu değildir. “HUKUKÇU OLMAYAN HÂKİMLER SORUNU-1: Hukuk Fakültesi Mezunu Olmayan Anayasa Mahkemesi Üyeleri” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
CUPIDAE LEGUM IUVENTUTI SALUTEM! Hukuka Aşık Gençlere Selamlar! Bugünlerde üniversiteler uzaktan eğitime başlıyor. Ben de yeni öğrencilere bir uzaktan “hoş geldiniz” diyeyim istedim ve onlar için bu küçük “hoş geldiniz yazısı”nı kaleme aldım. Bkz.:
Genelleme yapmadan tekrarlayalım: Aşırı vurgu yapan avukatlara sorduğunuzda “aksi takdirde hâkim dilekçemizi okumuyor” cevabını alırsınız. Hâkimin dilekçeleri okumadığı bir mahkemede zaten yargılama yapmanın bir anlamı yoktur ki dilekçede vurgu yapıp yapmamanın bir anlamı olsun!
Anayasa Mahkemesi, 10.12.2019 tarih ve 2015/5612 sayılı KEMAL GÖZLER (2) KARARI ile iki kitabım hakkında verilen erişimin engellenmesi kararının ifade ve bilim hürriyetlerimi İHLAL ETTİĞİNE karar vermiştir. Duyuru ve açıklama için bkz.:
Rektör atanabilmek için üç yıl profesörlük şartı, 9 Temmuz 2018'de kaldırılmıştır. 5 gün sonra, 14 Temmuz 2018'de İÜ-Cerrahpaşa Rektörlüğüne 1 yıllık profesör olan Nuri Aydın atanmıştır. Bir gün sonra 15 Temmuz 2018'de bu şart tekrar getirilmiştir. Bkz.:
2017 Anayasa değişikliklerine göre güncellenmiş ve genişletilmiş TÜRK ANAYASA HUKUKU (1274 sayfa) isimli kitabım baskıdadır. Kitabımın 6 Ağustos 2018 günü çıkması plânlanmaktadır. Kitabımın tanıtım sayfası için:
YÖK’ün 16.2.2021 tarihli HUKUK FAKÜLTELERİNE “HUKUKÇU” OLMAYAN DEKAN ATANMASININ esasen “öğrenci kontenjanı tahsis edilmeyen”, yani öğrencisi olmayan fakültelerle ilgili bir uygulama olduğu yolundaki açıklaması gerçeği yansıtmaktan uzaktır. Bu konuda bkz.:
“Altılı Masa Anayasa Değişikliği Önerisi Güçlendirilmiş Parlâmenter Sistem mi, Yoksa Yarı-Başkanlık Sistemi mi Getiriyor?” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
DÜNKÜ MAKALEMDE DÜZELTME: Öğrencisi olan ama DEKANI HUKUKÇU OLMAYAN hukuk fakültesi sayısı 11 değil, 15 (ONBEŞ)’tir. “Öğrenci kontenjanı tahsis edilmeyen” 4 adet hukuk fakültesinin dekanı da hukukçu değildir. Makalemin düzeltilmiş hâli için bkz:
“HUKUKÇU OLMAYAN HUKUK FAKÜLTESİ DEKANLARI” başlıklı makalemde bazı GÜNCELLEMELER yapılmıştır. Hukukçu olmayan dekan sayısı 19’dan 20’ye, aktif hukuk fakültesi sayısı 67’den 73’e çıkarılmıştır. Makale için: ; Yeni Tablo için:
HUKUKÇU OLMAYAN HAKİMLER SORUNU-2’den alıntı: “Benim hukuk fakültesinde okuduğum ‘iktisat’ dersi nasıl beni ‘iktisatçı’' yapmıyorsa, bir iktisatçının iktisat fakültesinde okuduğu bir ‘hukuk’ dersi de onu ‘hukukçu’ yapmaz. Sorunları kişiler bazında değil..”
BİLİMSEL YAZMA VE YAYINLAMA: BİR STİL KILAVUZU (Bursa, Ekin, Ocak 2022, XXXII+636 s.) başlıklı kitabım çıktı. Tanıtım sayfasına izleyen linkten ulaşabilirsiniz:
“ELVEDA ANAYASA MAHKEMESİ: İRFAN FİDAN OLAYI” makalesinden bir alıntı: “Kuvvet kuvvetle sınırlanır. Kuvvetler ayrılığı teorisi birden fazla kuvvettin olduğunu varsayar. Kuvveti sınırlayacak kuvvetlerin olmadığı yerde kuvvetler ayrılığı teorisi işlemez...”
Hâkim isimleri yayınlanabilir mi? Tabiî ki yayınlanabilir. Bu soru aslında hukuk literatürünün taş devrinde kalması gereken ilkel bir sorudur. Gizli hâkim olmaz. İşgal eden kişinin isminin bilinmediği bir makama mahkeme denemez. Bkz.:
Anayasa hukukunun temel metinlerinden biri olan Alexander Hamilton, James Madison ve John Jay’in THE FEDERALIST PAPERS'i Tolga Şirin ve Necdet Umut Orcan tarafından FEDERALİST YAZILAR başlığı altında tam metin olarak Türkçeye çevrildi. Anayasa hukuku öğrencilerine tavsiye ederim.
“HUKUKÇU OLMAYAN HUKUK FAKÜLTESİ DEKANLARI LİSTESİ” için aşağıdaki görsele tıklayabilirsiniz. Keza listeye ve listenin altındaki not ve açıklamalara PDF formatında izleyen linkten ulaşabilirsiniz:
7248 sayılı Kanun bugünkü Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Böylece yürürlükte olmayan 1 sayılı Kanunun bir hükmü yürürlükten kaldırıldı. Hem de bir “Anayasa Değişikliği Kanunu” olan 1 sayılı Kanun, bir “olağan kanun” ile değiştirilmiş oldu!
“Kamu Tüzel Kişiliği Kavramı Neye Yarar? Begüm İsbir’in Kamu Tüzel Kişiliği İsimli Doktora Tezinin Düşündürdükleri” başlıklı makalemin yayınlanması Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi tarafından reddedilmiştir. Reddedilen makalemi okumak için: .
HUKUKA GİRİŞ kitabıma neden “ATIF USÛLLERİ” başlıklı bir kısım koydum? "Türkiye’de hukuk fakültelerinde lisans düzeyinde, 'bilimsel araştırma ve yazma usûlleri' başlıklı bir ders yoktur. Öğrenciler, hukuk fakültelerinden atıf usûllerini bilmeden mezun...
Anayasanın geçici 20’nci maddesi uyarınca yasama dokunulmazlığı kalkan bir milletvekili, tekrar seçilirlerse yasama dokunulmazlığını tekrar kazanır mı? Yargıtayın Enis Berberoğlu kararı hakkında açıklamamı okumak için:
“YÜRÜRLÜKTE OLMAYAN BİR KANUN, YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILABİLİR Mİ? 23 Haziran 2020 Tarih ve 7248 Sayılı Kanun Hakkında Eleştiriler” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
“ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR” SÖZÜ DURUŞMA SALONUNDA NEREYE YAZILMALI? Bu söz yanlış yere yazılı. Bu sözü, hâkimin arkasına değil, tam karşısına, hâkimin baktığı duvara kocaman selâtin harflerle yazmak lazım. (“Anayasa Candır” hakkında Tanıtım yazısından):
“GEREKÇELİ KARAR KAÇ AYDA YAZILIR? Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin Davacısı Olduğum Altı Davada Gerekçeli Kararları On Sekiz Aydır Yazmaması Hakkında Bir Açıklama” başlıklı yazımı izleyen linkten okuyabilirsiniz:
TÜRK ANAYASA HUKUKU (1274 sayfa) 6 Ağustos 2018 günü çıktı. Kitabın “İçindekiler” kısmına ve çeşitli bölümlerinden yapılmış 184 sayfa uzunluğunda bir “Seçki”ye izleyen linkten ulaşabilirsiniz: .
Dünkü makaleme ek niteliğinde “Korona Virüs Salgınıyla Mücadele İçin Alınan Tedbirler Hukuka Uygun mu? (2) başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
“YÖNETMELİKLERİN CUMHURBAŞKANLIĞI TARAFINDAN DENETİMİ ÜZERİNE: Anayasa Mahkemesinin 18 Mart 2021 tarih ve E.2018/127, K.2021/18 Sayılı Kararı Hakkında Bir Eleştiri” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
HUKUK DİLİNİN ÖZ TÜRKÇELEŞMESİ ÜZERİNE: Arka Kapak Yazısından.- Hukuk dilimiz çok büyük ölçüde öz Türkçeleşti ve daha da öz Türkçeleşecek. Bu süreci tersine çevirmenin imkan ve ihtimali yok. Bu süreç, kendi dinamikleriyle işleyen doğal bir süreçtir.
Kemal Gözler, Anayasa Hukukunun Genel Teorisi, Bursa, Ekin Yayınevi, Güncellenmiş 2. Baskı, Mart 2020, 2 Cilt, Toplam 2176 sayfa. Çıktı! Tanıtımı için:
“KAPUÇİN MAYMUNLARI ADALETSİZLİĞE İSYAN EDERKEN İNSANLAR NEDEN İSYAN ETMİYOR? Engin Topuzkanamış’ın ‘Kapuçin Maymunları Neden Salatalık Sevmez?’ Başlıklı Kitabı Hakkında Bir Tanıtım Yazısı” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
“ELVEDA ANAYASA: 16 Nisan 2017 Referandumu ve Bu Referandumda Oylanan Anayasa Değişikliği Hakkında Makaleler” başlıklı kitabımın genişletilmiş 4. baskısı çıktı. Tanıtımı için:
“ANAYASANIN 14’ÜNCÜ MADDESİNDEKİ DURUMLARDA YASAMA DOKUNULMAZLIĞI İŞLER Mİ? Yargıtayın Ömer Faruk GERGERLİOĞLU KARARINI Değerlendirebilmek İçin Bir Ön Bilgi” başlıklı yazımı izleyen linkten okuyabilirsiniz:
Türkiye’de galiba pek çok hukuk davasında boşu boşuna duruşma yapılıyor. Çünkü bu duruşmalarda gerçekte yapılan bir “yargılama” yok. Tahkikat duruşmalarında hâkimler, çoğunlukla, taraf vekillerinin delilleri sözlü olarak tartışmalarına izin vermiyorlar.
Üniversitelerin açıldığı şu günlerde hukuk fakültelerine yeni gelen öğrencilere İmparator Iustinianus’un cümlesiyle “Hoş Geldiniz” diyelim: “CUPIDAE LEGUM IUVENTUTI SALUTEM! (Hukuka aşık gençlere selam olsun!)”
“TÜHAS: Türk Hukuk Atıf Sistemi” () internet sitesi yayına açıldı. Siteden alıntı ve atıf usûlleri konusunda 1125 adet kuralı içeren 360 sayfa uzunluğunda aynı başlıklı kitabın tam metnine ulaşabilirsiniz. Bkz.:
“ANAYASA KELİMESİ ÜZERİNE: ‘Konstitüsyon’, ‘Kanun-ı Esasî’, ‘Teşkilât-ı Esasîye Kanunu’ ve ‘Anayasa’ (‘Anayasa’ Kelimesi Örneği Üzerinden Türkiye’de Hukuk Dilinin Öz Türkçeleştirilmesi Sorunu)” başlıklı makalemi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
3 sayılı CBK, m.2'nin Anayasaya aykırı olduğu yolunda savunduğumuz görüşün Anayasa Mahkemesinin bugün Resmî Gazetede yayınlanan 11 Ekim 2023 tarih ve K.2023/171 sayılı kararıyla benimsendiği görmekten mutluluk duyuyoruz. Açıklamamızı okumak için:
TÜRKİYE NEREYE GİDİYOR? Akademi ve Hukuk Üzerine Gözlemler ve Eleştiriler: Makalelerim 2019 (Bursa, Ekin, 2020, 32+656 s.) 2019 yılında internet ortamında yayınladığım makaleleri topladığım kitap, 5 Mart 2020 tarihinde çıktı. Tanıtım ve önsöz için bkz.:
“Yürürlükte Olmayan Bir Kanun Yürürlükten Kaldırılabilir mi?” başlıklı makalemden: Yassıada yargılamalarıyla ilgili çıkarılan 23 Haziran 2020 tarih ve 7248 sayılı Kanunda tam dört adet vahim hata vardır: Bkz.:
Yahya Berkol Gülgeç’in “‘HUKUK BİR YERE GİTTİ Mİ?” (Anayasa Hukuku Dergisi, Sayı 15, s.171-192) başlıklı makalesi yayınlandı. Makale benim “HUKUK NEREYE GİDİYOR?” başlıklı makalem hakkında yazılmış bir eleştiri yazısıdır. Gülgeç'in makalesi için: .
“İDARE HUKUKUNDA TAŞLAR YERİNE OTURUYOR! Anayasa Mahkemesinin 8 Kasım 2023 Tarih ve E.2023/97, K.2023/192 Sayılı Kararı Hakkında Gözlemler” başlıklı makalemizi izleyen linkten okuyabilirsiniz:
İki dönümlük bir arsaya ilişkin imar plânı değişikliği kararının Cumhurbaşkanı tarafından alındığı bir başka “başkanlık sistemi” örneği herhâlde dünyada yoktur! Böyle bir sistemin etkili ve rasyonel bir şekilde işlemesi mümkün değildir. Okumak için:
Bir devletin saygınlığını lekelemenin en etkili yolu, bu devletin KİŞİYE ÖZEL DÜZENLEME yaptığı iddiasıdır. Devlet eleştirildi diye itibarını kaybetmez, devlete itibarını kaybettiren şey, bu tür iddiaların yalanlanamıyor olmasıdır. Bkz.:
“HUKUKTA İÇERİK VE BİÇİM” başlıklı makalemden: İçerik, biçime dönüştürülebilir mi? İçerik yetkiye, yetki de biçime irca edilebilir mi? İçeriğin biçime dönüştürülebildiği her durumda, hukuk, mantık ve matematik gibi bir formel bilim hâline gelir. Bkz.:
Emir Kaya’nın “Hukukçuluk Fetişi” başlıklı makalesi hakkında bir eleştiri yazısı: Ertuğrul Uzun ve Kasım Akbaş, “HUKUKÇULUK FETİŞİNİN PANZEHİRİ AHLAKİ İLKE TOTEMİZMİ MİDİR?”
K. Gözler, “MAHKEME KARARLARININ YAYINLANMASI SORUNU”ndan: Hâkimler egemen adına karar verirler. Nasıl gizli egemen olmaz ise gizli hâkim de olmaz. Nasıl gizli hâkim olmaz ise, hâkimin ismi gizlenmiş mahkeme kararı da olmaz... Bkz:
Perfectus Belaslatinas’ın “HISTORIA ABBATIAE RANAE (KURBAĞA MANASTIRI TARİHİ)” isimli kitabının tarafımdan yapılmış “Özet Çevirisi”ni ve kitap hakkındaki “Sunuş” yazımı izleyen linkten okuyabilirsiniz: