İranlı milisler Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne her gün füze sallıyor, her gün insan öldürüyor. Barodan açıklama gördünüz mü? Göremezsiniz.
Konu Kürt'ün canı değil çünkü, işin bahanesi o.
Saldırıyı TSK'nın değil PKK'nın yaptığı ortaya çıksın, PKK'yı kınayan tweet atmazlar.
Kürdistan Federal Bölgesinin Zaho ilçesinde TSK’nın bombardımanıyla, içlerinde çocukların da olduğu siviller hayatını kaybetmiştir.Roboski’de olduğu gibi söz konusu Kürtler olunca insancıl hukuk değersizleşiyor.Yaşamını yitirenlerin ailelerine ve Kürdistan’a başsağlığı diliyoruz.
Mevcutta üç kıtada askeri harekât yürüten ordu, kuvvet komutanları ile yan yana oturup geçit töreni izleyen cumhurbaşkanı, asker kökenli savunma bakanı ve geçit törenini heyecanla izleyen, ordusuyla gurur duyan bir millet.
Türkiye inanılmaz militarist ülke.
Türkiye Cumhuriyeti Libya İç Savaşı'nda neden bulunuyor, neden bir tarafı destekliyor ve bu savaşta bulunmanın Türkiye açısından önemi ne?
Bu tweet zinciri bu soruları konu alacaktır. Dikkatle okuyunuz!
Rusya'nın bu işgal girişimi Çin tarafından desteklenmiyor. Hatta Çin'in bu işgalden rahatsız olduğunu söyleyebiliriz.
Bu durum Vladimir Putin'in son Çin ziyaretinde çok net belli olmuştu. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali Çin'e çok ciddi zarar veriyor.
Gelin birlikte değerlendirelim.
7 Şubat 2012'de, bundan tam dokuz yıl önce Recep Tayyip Erdoğan ameliyat masasındayken Hakan Fidan ifadeye çağrıldı.
Bu adım, birçok kimseye göre FETÖ'nün Türkiye'deki ilk darbe girişimiydi.
Peki ne oldu da bu sürece gelindi, AKP ile cemaat nasıl ters düştü?
2011'de ABD'nin peşine takılarak bizi Suriye'deki savaşa soktu, tarihi bir hezimet yaşadık; 2022'de Rusya'nın peşine takılarak 2016'dan sonra Suriye'de elde ettiğimiz kısıtlı kazanımları yok edecek.
Bir de "Bu adamın stratejik zekasına güvenin" diyen troller vardı. Komik.
*Türk ordusunun Libya'daki savaşta bulunması bir tercih değil, zorunluluktur. Doğu Akdeniz'in düğümü için Libya önemli konumlardan birisidir. Yunanistan'ı dışarıda bırakabilecek durumdadır. Bu yüzden Türkiye Libya'da aktif olarak savaşıyor.
*Şimdi geldik Türkiye'yi ilgilendiren kısma. Doğu Akdeniz'e. Türkiye Cumhuriyeti mevcut Trablus Hükümeti'ni tanıyor ve bu hükümet ile iş yaparak "kıyıdaşlığı" öne sürerek Yunanistan'ı Doğu Akdeniz'den atmak istiyor. Ekte gözükeceği gibi Türkiye'nin isteği bu şekilde:
Gelişmişlik böyle bir şey değil, bu dümdüz işinizi yapamadığınızın kanıtı. Geri kalmışlığın en net göstergesi başıboş hayvanlar. Bu da yetmiyor, otobüse binmiş hayvanı fotoğraflayıp kendinizi rezil ediyorsunuz.
Vikipedi'deki Bahar Kalkanı Harekâtı sayfası.
Bilgi kutusundaki sebep-sonuç kısmını, Türkiye'nin kayıplarını ve Suriye ordusunun teçhizat kaybını baştan aşağı ben düzenledim. Şimdi "Bu nasıl mümkün olabilir?" diye ağlayanları görünce keyiften kuduruyorum.
*Zincirin sonuna geldik. Libya neden önemli, Doğu Akdeniz'de rolü ne, Türkiye neden Libya'da bunları daha çok kişinin okuması için rt yapabilirsiniz, okuduğunuz için teşekkürler.
Türkiye'nin Suriye'ye operasyonu hayati bir önem taşıyor. Türk ordusu bu harekâtı gerçekleştirebilecek kabiliyete sahip, sahadaki hiçbir unsur TSK'yı durduramaz fakat Yunanistan büyük ihtimalle bu harekâttan fayda sağlamak isteyecek.
*Eğer Türkiye ile Libya arasında kıyıdaşlık antlaşması yapılabilirse Yunanistan Doğu Akdeniz'den atılacak fakat Hafter Trablus Hükümeti'ne saldırıyor. Yani Türkiye'nin Yunanistan'a karşı iş yapmak istediği hükümeti devre dışı bırakmaya çalışıyor. İndirmek istiyor.
#helpturkey
üstünden yardım istenen ülkeler, orman yangınlarını çıkaran PKK'yı koruyup kollayan, fonlayan ülkeler.
Rezilliğin boyutu anlatılacak gibi değil, milleti düşmana muhtaç edenler bir gün huzurlu uyku uyuyamasınlar.
*Bu sırada Kaddafi'nin devrilmesiyle birlikte Yunanistan Libya'ya ait 39 bin kilometrekare deniz alanına el koydu. Özellikle Doğu Akdeniz'de Libya'dan açılan boşluğu doldurarak buraları kendi karasuyuymuş gibi kullanmaya başladı.
*Hafter'i destekleyen ülkeler bölücü terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG'yi destekleyen ülkeler ile benzer: Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler. Yani Türkiye karşıtı ülkeler.
*Buna karşılık olarak Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Libya'ya gitti. Libya'nın yeniden güçlenmesinde Türkiye'nin çok ciddi yardımda bulunacağını söyledi her şeyden önemlisi Libya'daki görüşmede yukarıda Türkiye'nin istediği kıta sahanlığı haritaları ortaya çıkarıldı.
*Yani Hulusi Akar gösterdiği haritalar bugün Yunanistan'ın kendine ait saydığı kara sularının aslında Türkiye'ye ait olduğunu ve Türkiye'nin bu kara sularını almaya kararlı olduğunu belli ediyordu. 2018 yılının Kasım ayında Hulusi Akar bu haritaları gösterdikten sonra...
Güneyinde tüm dünya ile savaşan, kuzeyinde Rusya olan, dibindeki Yunanistan ile savaşına ramak kalmış ülkenin içinde Alman ajanı güzelleniyor. Bu aptalların hakkı yabancı postal altında ezilmek aslında. TSK'yı ve MİT'i bu ülkeden çıkar, Suriye bile olamaz bu ülke.
*Türkiye'nin Libya'da aktif olarak savaştığı Hafter, Amerika Birleşik Devletleri'ne gidecek ve Trump-Pompeo ikilisi ile Beyaz Saray'da görüşme yapacak. Türkiye'ye karşı kurulan ittifak içinde yine Amerika Birleşik Devletleri var.
Bu MHP defalarca kez bölündü. Yeri geldi muhalefet etti yeri geldi AKP ile ittifak yaptı ama oy oranı fix %10'da kaldı. Hiç değişmiyor senelerdir. %10'da duruyor. Herkesin oyu düştü, yükseldi. MHP aynı sabit, ne düştü ne yükseldi. Korkunç bir istikrar bu.
*...2019'un başında Hafter'in Trablus Hükümeti'ne saldırıları başladı. Türkiye bu saldırılara karşı Libya'ya gereken yardımı yapıyor. Hatta bazı Yunan gazeteleri Türk ordusunun bazı subaylarının Libya sahasında aktif olarak savaştığını yazıp böyle bir iddiada bulunmuştu.
Machiavelli yıllar önce şöyle söyledi: "Romalılar savaştan kaçmadılar çünkü Yunanistan'la Yunanistan'da savaşmazlarsa İtalya'da savaşacaklardı."
2019'dan beri Gazze'ye kara harekâtı düzenleyemeyen İsrail, bugün Hamas ile İsrail topraklarında savaşıyor.
Haritaya iyi bakın...
*Eğer Hafter amacına ulaşır da Trablus Hükümeti'ni düşürürse Türkiye'nin Libya'da iş yapabileceği kimse kalmayacak ve dolayısıyla Yunanistan, Libya'nın kara sularını işgal ettiğiyle kalacak. Doğu Akdeniz'de güç elde edecek. Hafter saldırılarına devam ediyor.
Hulusi Akar'ın açıklamalarına bakılırsa F-16 işi yatmış.
Suriye'ye harekât yok, F-16 yok, yaptırımlar duruyor.
Peki biz neden Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılım sürecine onay verdik de ABD'nin hem Baltık'ta hem Rusya sınırında hem de Arktik'te güçlenmesinin yolunu açtık?
*Doğu Akdeniz'de ciddi bir doğal gaz rezervi varken Yunanistan'ın Libya'nın karasularını da işgal etmesiyle birlikte Yunanistan'ın sulardaki gücü belirgin şekilde arttı ve Türkiye-Libya arasındaki kıyıdaşlık konuşmaları yeniden gündeme geldi.
*1986 yılının Aralık ayında Libya ile Çad arasındaki gerginlik tamamen tırmanmıştı. Nihayetinde de bu ayda "Toyota Savaşı" başladı. Çad üstünde egemenlik iddia eden Kaddafi ordusunu Çad'ın kuzeyine gönderdi. Ordunun başına da Halife Hafter'i geçirdi.
Bu Hulusi Akar çok tehlikeli adam. Bugüne kadar Yunanistan’la ilgili konuşurken hep diplomatik bir dil kullanıyordu, son 2 açıklamasında tam tersi Yunanistan’ı tehdit etmeye başladı ve Yunan basınında kriz oluşturdu.
Hemen ardına ABD’nin ve şirketlerin kararı geldi.
*2016 yılına kadar süren savaşta Bingazi'yi geri aldı. Bingazi'yi geri aldıktan sonra adından sık sık söz ettirdi. Daha önce CIA ile çalıştığı öne sürülse bile Hafter'e bağlı olup düşen bir helikopter ölen 3 Fransız askeri belirlendi. Fransa iş birliği yaptığı ortaya çıktı.
Daha şurada 10 yıl önceye kadar bu çatışmalar Türkiye sınırları içerisinde oluyordu. PKK gündüz vakit şehrin ortasında karakol basıyordu, Hakkari'de Şırnak'ta kendi topraklarımızda çıkamadığımız gidemediğimiz yerler vardı. Yıllarca aynı bölgelerde PKK'nın saldırısı oluyordu da
Emekli Albay Orkun Özeller, Kuzey Irak'ta şehit olan askerlerimize ilişkin KRT canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
"Irak'ın kuzey bölgesini gezmiş, dolaşmış bir subayım. Bu harekat stratejik olarak da taktik olarak da yanlış. Bunu kendilerine istedikleri yerde anlatabilirim."
*Yunanistan Libya'nın kara sularını işgal ederken 2014 yılında Halife Hafter tekrar ortaya çıktı ve "Onur Operasyonu" dediği operasyonu başlattı. Böylece Libya'da ikinci kez iç savaş çıkmış oldu. Öncelikle Bingazi'deki gruplara karşı saldırıya geçti.
*2010 yılında Tunus'ta ortaya çıkan Arap Baharı ile birlikte Libya da sarsıldı. Kısa süre içinde Libya'nın birçok yerinde isyanlar çıktı, Kaddafi karşıtı eylemler başladı. İşte bu sırada Virginia'da bulunan Hafter Libya'ya kaçak şekilde giriş yaptı.
Tazminat meselesinden sonra boru hattı kapatıldı, Irak'ın zararı 5 milyar doları geçiyor. Iraklılar olayın "iç mesele" olduğunu kabul etmek üzereler, vazgeçiyorlar. Yani döve döve adam ettin Irak'ı. Uluslararası ilişkiler öğrencisiymişsin, takip etmişsindir, bunları da yazsana.
*Devamında Hafter serbest bırakıldı ve Amerika Birleşik Devletleri/Virginia'ya götürüldü. Amerika Birleşik Devletleri'ne götürülme amacının CIA ile iş birliği yapmak olduğu ileri sürüldü. Hafter burada tam yirmi yıl boyunca kaldı.
*Bingazi'yi geri aldıktan sonra Libya'nın doğusunda bulunan ve petrol bölgelerinin çoğunlukla olduğu bölgelere de operasyonlar yaparak Trablus Hükümeti'ne saldırmaya devam etti. 2018 yılına kadar Libya'nın %95'inde kontrolü ele geçirdi.
22 Ekim 2019'da Soçi'ye gitti, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu günden bugüne yaptığı en kritik ve en önemli harekâtı durdurdu.
5 Ağustos 2022'de Soçi'ye gitti, ay bitmeden Esad ile dostluk konuşmaya başladı.
Kazandığı savaş yok.
*Aynı zamanda yapılabilecek darbeye karşı önlem aldı. Toyota Savaşı Libya'nın büyük hezimetlerinden birisi olarak tarihe geçerken Toyota marka araçlar da gelecek yüzyılda Orta Doğu'da birçok savaşta kullanılacaktı. Bu savaşta dikkat çekmişler hatta savaşın ismini belirlemişlerdi.
*Savaşta Hafter esir düştü. Libya ordusu 1,5 milyar dolar zarara uğrarken 7,500 askerini de bu savaşta kaybetmiş oldu. Libya büyük bir şok yaşadı. Kaddafi'nin otoritesi sarsıldı. Bunun sonucunda Kaddafi Hafter'i hain ilan etti. Savaşın bütün yükünü ona yıktı.
*Kaddafi karşıtı grupların liderliğini yaptı. Özellikle Libya'nın doğusunun bir anda ele geçirilmesinde çok önemli rol oynadı. Uzun süren çatışmalar, saldırılar sonrası Muhammer Kaddafi kontrolü kaybetti ve isyancılar tarafından yakalandı. İnfaz edildi.
*Libya ordusunun büyük bir kısmını, milyar dolarlık savaş ekipmanlarını Çad'a yığdı fakat Fransa'nın Çad'a vermiş olduğu destek ve Libya ordusunun hareket kabiliyetinin kısıtlı olması Çad'ın kabilelerinin ve aşiretlerinin Libya ordusunu yenmesine yol açtı.
*Halife Hafter, Kaddafi'nin yapmış olduğu o meşhur darbede Kaddafi'nin yanında bulunan askerlerden birisiydi. Hatta en güvendiği askerlerin arasında yer alıyordu. Nitekim bu güven Çad ile yapılacak savaşta Hafter'e inanılmaz büyük otorite ve güç sağlamıştı.
*Hafter ekim ayında Kaddafi'yi düşürdükten sonra yargılanmaya başladı. Kaddafi Dönemi'nin suçlularından birisi kabul ediliyordu ve bu yüzden hesap vermesi gerekti. İki yıldan uzun süre yargılandı. 2014 yılında yeniden meydana çıkana kadar kayıplara karıştı.
Türkiye'nin Rusya'yla anlaşması gerektiğini söyleniyor televizyonlarda son zamanlarda.
Rusya'nın 2015'te Suriye'de rakibi Amerika Birleşik Devletleri'ydi, 2022'de Türkiye'yle ve İran'la rakip durumunda çünkü halihazırda ABD yenildi ama Türkiye ve İran'ın yenilgisi kesin değil.
Saldırıyı gerçekleştiren kadın Kobani'den yani Fırat'ın doğusundan geldi. Türkiye 2015'ten beri Fırat'ın doğusu ile uğraşıyor, gündemi bu bölge.
Terörü İstiklal'e bayrak asarak değil, Mazlum Kobani'yi Fırat'ın doğusunda bayrak direğine asarak bitirebilirsiniz. Operasyon yapın.
Çavuşoğlu savaşın NATO ülkelerine yayılması, Rusya'nın NATO üyesi bir ülkeye saldırması durumunda Türkiye'nin savaşa dahil olacağını söyledi.
Rusya'nın savaşı Baltık'a doğru genişletmesi NATO ülkelerinin 5. madde gereği savaşa girmesi demek. Bu sözler abartı değil.
NATO'nun Baltık ülkelerine sevkiyatı arttı.
Savaş Baltık'a doğru genişlerse NATO mecburen savaşa girmek zorunda kalacak. Savaş bölgeselden çıkıp küresel bir hâl alacak.
Ruslar, İngilizleri "Savaş başlarsa 202 saniye sonra Londra diye bir yer olmayacak" şeklinde tehdit ediyor.
PKK roketlerle Türkiye'nin şehirlerini vururken "Gerekirse yardım edeceğiz." diye tehdit ediyordunuz, bize işgalci damgası vurmaya çalışıyordunuz. Kadın, çocuk, yaşlı demeden onlarca insanımızı katlettiler. O zamanki duruşunuz buydu. Biz sizinle hiçbir zaman sırt sırta olmadık.
İsrailliler hain saldırılar sonucu hayatlarını kaybederken ve işkenceye uğrarken, Türkiye'de bazı basın-yayın organlarının ve siyasetçilerin yalan haber yayması kabul edilemez.
Daha açık söylemek gerekirse; bugün yaşananlar, İsrail'in herhangi bir hareketi ile ilişkisi olmayan,
Bu adam bugünkü siyasi durumu ne olursa olsun dış basında "eski Türk dışişleri bakanı" sıfatıyla yazılıyor. Hamas'ın sivilleri katletmeye başladığı görüntüleri övgüyle paylaşmış. Saldırıyı organize eden İran'ın bakanlarında yok şu cüretkârlık. Bu adam kontrol altına alınmalı.
NATO'ya başvurması beklenen İsveç'in dışişleri bakanı.
Zamanında PYD'nin üst düzey isimlerinden İlham Ahmed ile bir araya gelmiş ve finansal destek sözü vermiş. İlk görüşme 2021'de değil, 2020 yazında da görüşmeler var.
Türkiye'nin İsveç'i veto etme yetkisi bulunuyor.
Şu tweeti atanın ismini görmesem Iraklı bir yetkilinin tweeti zannederdim. Bu adam bir de Türkiye'de belirli makamlara aday olduğunu söylüyor.
Ali Babacan'ın ve etrafındakilerin savunduğu görüşler, Türkiye'nin ve Orta Doğu'nun gerçekleriyle örtüşmüyor. Bu tweet de kanıtı.
Zaho’da hayatını kaybeden masum sivillere Allah’tan rahmet, acılı ailelere sabır diliyorum.
Türkiye; bu olayın aydınlatılması için Irak makamlarıyla tam bir işbirliğine gitmelidir.
Wolfowitz bu görüşme sonrası Türkiye'ye bilendi, 1 Mart tezkeresi geçmeyince çıktı bir televizyon programında açık açık "Türkiye bizden özür dileyecek." diye Türkiye'ye diş gösterdi. ABD'nin politikasını Türkiye karşıtı bir noktaya getirdi.
Sonra çuval olayı gerçekleşti.
“Ben de Türk Ordusu'nun başıyım ve üstelik de Türkmen asıllıyım.”
Kıvrıkoğlu Irak işgali öncesinde kendisi ile görüşmeye gelen ABD Savunma Bakanı Yardımcısı Wolfowitz ile görüşmesini de şöyle anlattı:
“O sıralarda ABD’nin Irak’a müdahale edeceği konuşuluyordu. ABD Savunma
Türkiye'de yaşı küçük çocukların siyaset, terör ve ekonomi konuşmasına "Çocuk yaşta düşündükleri şeyler bunlar olmamalı." yaklaşımını romantik ve hayalci buluyorum.
Türkiye ekonomisi hiçbir zaman iyi olmamış, terörle ve Orta Doğu'yla iç içe bir ülke. Kuzey Avrupa ülkesi değil.
AKP-cemaat kavgasıyla başladığım, aslında bu mücadelenin çok büyük olduğunu ve Türkiye'de sadece bir cephesinin olduğunu anlattığım ve son durumu yazdığım yazı zincirinin sonuna geldik. Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Amerikan istihbaratından bir yetkilinin açıklamasına göre Rus ordusu Donbass'ta dahi ikmal yapmakta zorlanıyor, bu yüzden ilerleme çok kısıtlı.
Haritaya ve gelişmelere baktığımızda abartılı bir açıklama değil. Savaş başlamadan önce Rus ordusu bu duruma düşecek deseler gülerdik.
Tam Barış Pınarı Harekâtı öncesi. Tüm dünyanın Türkiye'yi tecritle tehdit ettiği dönemde Suudi Arabistan bakan düzeyinde PKK'nın Suriye'de kontrol ettiği bölgeye ziyarette bulunuyor ve bu bakan Arap aşiretlerine "PKK'ya destek verin, Türkiye'den ve Katar'dan uzak durun."
Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada Türkiye'nin Suriye'ye kurmaya başladığı briket evleri "terör eylemi" olarak nitelendirdi.
Türkiye'nin Suriyeli sığınmacıları göndermek için adım atmaya başlaması Şam'ı rahatsız ediyor. Şam Türkiye'deki sığınmacıları istemiyor.
ABD'nin Bağdat'a girmesi 3 hafta sürdü ama bu durum savaşı kazandırmaya yetmedi aksine savaş Bağdat'ın düşüşü ile başladı. "Irak'ta savaş 3 haftada bitti." derseniz 2004'te Necef Muharebesi'ndeki geri adımı, Felluce Muharebesi'ndeki yenilgiyi nereye koyacaksınız?
Dünyanın en güçlü ordusu denilen İsrail'in havadan, karadan ve denizden abluka altına almasına rağmen kontrol edemediği Gazze 365 kilometrekare.
Eski gücü yok, etkisizleşti, İsrail'e karşı 1 gün dayanamaz denilen TSK'nın BPH'de 1 haftada kontrol ettiği alan 4219 kilometrekare.
Bu saate kadar aralıksız veri girişi yapan kurum yarım saatte bir veri girişi yapmaya başladı. Sonra nedeni sorulunca bu millet yüz yıllık kurumu itibarsızlaştırmış oluyor. Koskoca kurum millete değil de siyasilere göre hareket ederken en ufak sorun yok ama bunlara göre.
Rus savaş uçakları Suriye'nin her bir karışını bombaladı, anne karnındaki çocukları paramparça etti. Rusya'da en ufak yer titremesi yok.
Savaşın başından beri Suriyelilere yardım eden, aşını paylaşan Türkiye'de deprem oldu çünkü Suriyelilerin ahı tutmuş.
Max siyasal islamcı.
@Kubilay_1923_xx
Cümlenin benzerinin Atsız'a ait olan Davetiye şiirinde geçtiğini ve Mussolini'ye yönelik olduğunu biliyorum. Hatta lise dönemlerimde Davetiye şiirini ezbere biliyordum. Konu Atsız'ın şiiri değil, sözlerimin muhatabı da o değil. Bu sözü her yerde kullanan hayalperestler.
Hulusi Akar bugün Birleşik Arap Emirlikleri'ndeydi. Görüşmeler sonrası "Türk ordusu Suriye'ye harekât için hazır. Karar siyasilerin nihai kararına bağlı." diyerek topu Erdoğan'a atmış.
Tüm Arap medyası son dakika olarak geçiyor haberi.
Daha önce etrafından dolanarak PKK'ya terörist, isim değiştirmiş olanı YPG'ye özgürlük savaşçısı diyorlardı. Şimdi bunu da yapmıyorlar. Açık açık çocuk katillerini güzelliyorlar. Öyle 3-5 kuruluş da değil. NYT, Reuters, AFP hepsi. Terörist destekçileri.
Defalarca propaganda yapmak için sayıları değiştirmeye çalıştılar, şu şekil kitabına uydurarak mücadele ettik. Bu sayfaları milyonlarca kişi okuyor, umarım ne kadar Türkiye düşmanı varsa "Bu nasıl mümkün olabilir?" diye hüngür hüngür ağlıyordur okudukça.
Bilerek ve isteyerek diplomatik dilin dışına çıktı. ABD’nin kararını önceden biliyordu ve ona göre hareket etti. Yunanistan’da bu cümleler konuşulurken ABD’nin ve şirketlerin kararı da üst üste geldi. Resmen baskı oluşturdu herif.
- Almanya ikazlara uymayıp Kuzey Akım 2'yi kovalarken Kuzey Akım'ı havaya uçurdu.
- Avrupa Ordusu peşinde koşup NATO'yu değersizleştiren Fransa'yı dünyanın her yerinde rezil etmekte.
- Rusya'nın yıllarca ilmek ilmek inşa ettiği yumuşak gücü yok etti.
- Çin'i tamamen kuşattı.
Bir tarafı Orta Doğu bir tarafı Kafkasya bir tarafı Balkanlar; komşusu İran, komşusu Yunanistan potansiyel komşusu Rusya; her türlü terörün peyda olduğu coğrafyanın tam ortasında; kemikleşmiş ciddi iç sorunları var ama siyasetçisinin konuştuğu konu hayvan hakları. Lükse bak.
Irak'ta,
Suriye'de,
Libya'da,
Doğu Akdeniz'de,
Sudan'da,
Somali'de,
Her zaman ve her yerde,
Türk milletinin rahatı ve Türk devletinin bekası için zor koşullarda mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetleri.
Bugün Suudi Arabistan'ı canhıraş savunanlara dikkat edin. Bunlar ne Osmanlıcı ne İslamcı. Bunlar direkt olarak Arapçı.
Bir insan Osmanlı İmparatorluğu'na saygı duyuyorsa Osmanlı İmparatorluğu'nun her türlü anısına saldıran, hatta Türkiye'yi "neo-ottoman" olarak adlandırıp
"Türkiye'nin Suriye ile ortak çıkarları var, ortak çıkarlar varsa ülkeler yakınlaşır" düşüncesi bir saçmalıktan ibaret.
Türkiye'nin Suriye ile ortak hiçbir çıkarı yok, hatta Şam'da Suriye devletinin iradesi yok. Kiminle anlaşacaksınız, ne anlaşacaksınız?
*Orta Doğu'da halk daha iyi bir yaşam için sokağa dökülür, yönetim kontrolü kaybeder.
Amerika Birleşik Devletleri: Merhabalar AQ
*Orta Asya'da halk insan gibi yaşayabilmek için sokağa dökülür, yönetim kontrolü kaybeder.
Rusya: Merhabalar AQ
Türkiye'nin büyük bedeller ödeyerek yaptığı Barış Pınarı Harekâtı'nı durduran, Türkiye'ye 4 milyon mülteciyi sürmek amacıyla İdlib/Balyun'da Türk ordusunu açık olarak vuran; Libya'da Türk destekli güçler Sirte'ye girmişken Sirte'yi bombalayan; Karadeniz'de dengeyi bozan ülke kim?
A statement on HMS Defender from Secretary of State for Defence,
@BWallaceMP
:
“This morning, HMS Defender carried out a routine transit from Odesa towards Georgia across the Black Sea.
1/2
Türk’ün ismine, tarihine, kültürüne, varlığına; her şeyine düşmanlar. Bu kadar fazla mesai harcama sebepleri de milletin artık gözünü açıyor oluşu, Türk düşmanı mamalılara inanmıyor oluşu.
Atilla, bir Hun mafyası imparatorluğudur. Bizdeki mafya babalarının birbirlerine düşmeyip bir “Milli Cürüm Federasyonu” çatısı altında birleştiğini düşünün, işte öyle bir şeydir Atilla’nın harami imparatorluğu.
50 yıllık hesap kapanmalı, PKK yok olmalı. Bunun anahtarı Fırat'ın doğusuna harekâttır. Türkiye'nin bekası, güvenliği için kahraman ordumuz Fırat'ın doğusuna girmeli, Fırat'ın doğusunu devlet kurmak isteyen soysuzların başına yıkmalıdır.
#F
ıratınDoğusuVurulsun
Yollarda sayılamayacak kadar yüzlerce yardım tırı var; bazı ilçeleri görme fırsatım oldu, kamyonları kışlık elbiselerle dolduruyordu insanlar; köylerde bu karda kışta deprem bölgesine göndermek için dağlardan odun indiren köylüler var.
Bu millet çok büyük millet.
Hamas'ın yaptığı şey daha önce denenmemiş bir şey. Sınırı geçtiler, mahallelere sokaklara girdiler. Bu sebeple İsrail ordusu hava kuvvetlerini kullanamaz oldu. Sınırda 200 bin kişilik bir terör ordusu varken uykularımız kaçar bugünden itibaren. Çok rahatsız edici ihtimali bile.
CIA'in İran'da gerçekleştirmiş olduğu "Ajax Operasyonu" kod adlı darbeyi konu aldım.
Ülkesinin öz kaynaklarını canı pahasına savunan ve İngilizleri İran'dan kapı dışarı eden Musaddık'ın "vatana ihanet suçlaması" ile yargılanması hikâyesi.
İyi seyirler.
Sözün özeti, Çin bu işgalden rahatsız ve Rusya tarafında değil. Rusya bu yaptığı ile Çin'e de birçok sorun çıkardı. Batı tarafından dayak yiyen bir Rusya var ama sanılanın aksine Çin de Rusya tarafında değil.
Rusya'yı çok zor günler bekliyor.
Vladimir Putin'in son Çin ziyareti sırasında havalimanında hiçbir Çin devlet görevlisi tarafından karşılanmadığının altını çizerek başlamak gerekiyor. Beklendik bir hareket değildi.
Vladimir Putin'in sonraki durağı Xi Jinping ile buluşmak oldu. Burada da istediğini alamadı.
Xi Jinping misafiri Vladimir Putin'i çok soğuk bir şekilde karşıladı ve hatta elini bile sıkmadı. Yan yana gelip fotoğraf vermekle yetindiler.
Önce karşılama olmaması, sonra Xi'nin Putin'e buz gibi davranması tesadüf değil. Çin rahatsız.
Peki Çin neden rahatsız?
İsrail'den gelen görüntüler iç açıcı değil. Öyle üç beş kişi sızmamış içeri, birçok şehirde Hamas savaşçıları İsrail sokaklarında dolaşıyor, eş zamanlı olarak Tel Aviv başta olmak üzere İsrail'in merkezi roketlerle vuruluyor.
Son zamanların en planlı saldırısı. Mossad uyumuş.
Mavi Marmara saldırısı sonrası Rio'dan Washington'a geçip ABD dışişleri bakanına "İsrail'e savaş ilan edeceğiz." diye blöf yapan, ciddiye alınmayınca "Siz bizi anlamıyorsunuz." diyerek trip atan beceriksizin uygulayacağı max dış politika bu. Hemen taraf tutma eğilimine girmiş.
Bugün bile Avrupa Birliği'nin en büyük ticaret ortağı Çin. Hatta şöyle söyleyeyim, Rusya'ya sattıklarının 10 katını satıyorlar Avrupa Birliği'ne. 350 milyar doların üstünde ihracat var.
AB'nin ABD'den koparılması, bağımsız politikalar üretmesi Çin'in işine geliyordu.
Saldırı sonrası seçilen ilk hedef Suriye'de ABD'nin sömürdüğü petrol yatakları.
Daha fazlası lazım. ABD'nin Suriye'ye yaptığı sevkiyatların vurulması lazım. Sevkiyatlara Amerikan askerleri eşlik ediyorsa sevkiyat güzergahları vurulmalı, tırların etrafı vurulmalı. Sevkiyatların
Güney sınırlarımızda 200 bin kişilik bir terör ordusu varken, bu terör ordusuna meşru şekilde müdahale ederken dahi kılı kırk yarıyorken İsrail'e "Bir gece ansızın geliriz." denmesini en çok da güney sınırlarımızdaki teröristleri eğitip donatan İsrail ciddiye almamıştır.
Emrah sana şöyle söyleyeyim, adanın güneyini alabilecek siyasi gücümüz olsaydı adanın güneyini de alır bütün Rumları sürerdik ve 1974'ten bugüne bakış açımız hiç değişmedi, anlatabiliyor muyum?
Bizim Kıbrıs'a bakış açımız "çalınan toprak" ve konu sadece Kıbrıs değil.
1960 yılındaki nüfus sayımına göre Kıbrıs'ın %77'si Rum, %18'i Türk'tü ve Türkler adanın çeşitli yerlerinde dağınıktı. Eğer bunun tam tersi, yani Rumlar %18, Türkler %77 olsaydı, Rumların adanın 3'te 1'ine hakim bağımsız bir devlet sahibi olmasını adil bulur muydunuz?
İçeride onca beceriksize, haine; dışarıda uygulanan eşi benzeri görülmemiş kuşatmaya rağmen 3 kıtada bileğimiz bükülmüyor. 100 yıl önce yok etmeye çalıştınız, karşılığı ağır oldu. Bu seferki adımınızın sonuçları benzersiz şekilde yıkıcı olacak. Vallahi sizi pişman edeceğiz.
Irak'ta sular ısınmaya başladı.
İran destekli milis güçler daha önce Başika'daki üssümüzün çevresini füzelerle hedef alıyordu, TSK ve hariciye bu konuda İran ile diyalog sürecini sürdürmeyi tercih etmişti.
Dün bu eşik geçildi. TSK, Musul'daki İran destekli milis güçleri vurdu.
Bu bilgilerin daha çok kişiye ulaşmasını sağlayan Aydınlık gazetesine teşekkür ederim.
Bilgiselde geçen gibi: Türk ordusunun Libya'daki savaşta bulunması bir tercih değil, zorunluluktur.
Bu bağlamda asil Türk milleti Libya'da ne olduğunu bilmeli, ordusunun yanında olmalıdır.
Bu ülkede Türk kimliği ile kim uğraştıysa, kim bu kimliğe zarar vermek istediyse sonunda ibretlik şekilde ezildi. Dağdan inenler davul zurnayla şov yapıyordu, bugün Irak'ın kuzeyinde dahi kafalarını çıkaramıyorlar. Diğeri "ordu benim elimde, yargı benim elimde." diye...
Konuşmanın bütününü dinledim. Cumhurbaşkanı bu cümlelerin birkaç saniye öncesinde MİT'in düzensiz göçe karşı olduğunu, bu konuda politikalar ürettiğini söylüyor ve arkasından bu cümleler geliyor. Yani aslında söylenmek istenen göç bahanesiyle İslam düşmanlığı yapmak ve toplumu
Türkiye'nin S-400'lerden vazgeçiyoruz manevrası bana göre turizm için atılmış bir adım. Rusya'ya blöf yapıyoruz ve mecbur bırakmaya çalışıyoruz. Tam turizm sezonu öncesi böyle bir hamle zor fakat ABD'den Suriye'de ve Doğu Akdeniz'de taviz gelmişse işler değişir.
CHP’nin tezkereye hayır demesini olumlu bir gelişme olarak görüyorum. Kimin ne olduğu net şekilde ortaya çıktı. Tezkere zaten geçecek, endişe edecek bir durum yok.