Bu fotoğraf, ahir zamanda şeref madalyamdır. Geriye dönüp bakınca, neye omuz verdiğimi hatırlatsın diye… #şehitönderözen

Yavuz Ağıralioğlu’nun Bir Şehit Kızı ve Eşiyle Yaşadığı Anısını Anlattığı Anlar Yürekleri Dağladı

#BizSeninleBirOlduk

Daltonlar: Örgüt nasıl ortaya çıktı, gençleri nasıl etkisi altına alıyor? 'Yeni nesil' bir suç örgütünün anatomisi https://t.co/pjD0hI6qfm

7- Kucaklaşırız. Bakışırız, selamlaşırız. Vereceğimiz selama gölge düşürmeyin. Beraber mücadele edeceğimiz şeyler var, namusunuzda gözü olan adamlar var, iflah olmaz şımarıklar var, İsrail var… Bizi koyverin, ardımıza baktırmayın. Önümüzdeki yeteriz evelallah.

6- El-insaf, size kem söz edilmiyor diye allame havanızdan bir sıyrılın. Partinin kadrolarına laf atıp, aaa bak nasıl da cevap veriyorlar döngüsüne sokmayın. Namus sözü ki bizim size bir menfi düşüncemiz yok.

5- Milletin övgüsü kime sövgüsü kime bir bakın, sonra Anahtar Partinin fırınında pişenlere bakarsınız. Hamurumuz ekşi değil, borcumuz yok, alacağımız yok. Siyaset yapıyoruz, siyasetin nezaketini temsil edelim diyoruz. Lakin el-insaf!

4- Pirüpaklıktan eli yüzü bembeyaz iktidar var da biz düzeni kurcalıyoruz imanızı, uğruna can verilmiş ülkünüzün artık kurucu lider dediği katillerle övgüleşmesini, henüz bir fırsatta baklava kutularına inivermiş başkancıklarınızı bir halledin.

3- Elinden emeğinden artırdığı ne varsa, vatandaşın kıt kanaat gücüyle yola revan olduğu bu hareketi rahat bırakın, baştan beri size açılan kucakları itelemeyin. Nizamülmülk öleli asırlar oldu, başımıza nizam değil kolumuza dilimize güç olun. Bir başımız var zaten.

2- Fitnenin kol kol gezdiği, çirkefliğin mahirlik sayıldığı, insanları değil siyasete, çay içmeye dahi davet etmenin adım adım takip edildiği şu günlerde bir adam çıkıp, köşe bucak dolaşıp sizi ayağa kalkmaya inandırmaya çalışıyor.

Anahtar Partimizin 1. Yılına ithafen; 1-Parti dışında durup genel başkana kendince yol öğretenler, Anahtar Parti kadrolarına laf edip kendince ölçüt biçenler, her yürüdüğünüz yol altından mı imal edildi bugüne kadar? Eleştirinin makulü baş üstündedir ama uzaktan ok atmak kolay.

Bir yılı geride bırakıyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana, bir siyasi partiden öte; ortak bir idealin, ortak bir inancın adı olduk. Siz destek verdikçe biz güçlendik, siz inandıkça biz yol bulduk. Şimdi bu yolculuğun ilk yılını birlikte kutlamak üzere, 1 Kasım’da Kuzey Ankara Kongre

Bin yıllardır bu topraklarda adaletle varlığını sürdüren aziz milletimizin, önümüzdeki bin yıllarda da onur ve vakar içinde payidar olması için çıktığımız bu kutlu yolda, Genel Başkan’ımız Sayın Yavuz AĞIRALİOĞLU liderliğinde kurulan Anahtar Parti’mizin, Teşkilat Başkanlığı

Bu şehvetli düşünceler hep olur; ben inanıyorum ki size yine çöl yolları gözüküyor. Ama bu sefer çölde yürürken önünüzde bir Musa olmayacak.

Genel Başkanımız Sayın Yavuz Ağıralioğlu, Parti Genel Merkezimizde haftalık olağan basın toplantısı gerçekleştiriyor.

Anahtar Parti vatan nöbetinde. Parti münakaşasına düşmeyeceğiz; millet ve devlet vakarına uygun bulmadığımız gelişmelere itiraz edeceğiz. İtirazlarımızı, hakaret edenleri millet vicdanına havale ederek yolumuza bakacağız. Türk Milleti sahipsiz, Türk Devleti kaht-ı rical içinde

Secdesi adam gibi, sözüne şerh düşülmeyen birine Allah kefil iken, demirden dağ olsa ne yazar? Peygamber değilsin ama kategorisel bir çizgide iki gözün bir beynin var. Peygamberi, anla. İnsandan gayrı değilsin. Dalga geçme, yetim ve öksüz bir çobanın sırtında buraya geldin.

Senin, ben bu dünyanın kahrını çekemem diye pes ettiğin dünyaya peygamber de geldi. Yaşadı, yaşattı ve göçtü. Sen, yaşatamadın. Ahını, kibirini ve icat ettiğin tüm fasa fisoları topla, değersiz bir kelam olacağına iddiaya girerim.

Kandilse, o senin içinde yansın. Peygamberi anla, sen peygamberden bile daha iyi imkanlardasın ve baş eğersen Allah daima sözünde. Rabbin değil sen sözünü tutmadın. “Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.”

Aynaya baktın, depresyona girdin, tükendim dedin. Un ufak ettin tüm ruhi tabiatını. Sana sahip çıkıldığı için buradasın. Gücü kabullen, rabbinden başkası bu gücü sana bahşedemez.

Daha nice örnek, kızlarından sırf peygamberlik sebebiyle nişan atıldı, topukları tekmelendi, üzerine deve işkembesi koyuldu, kendi elbisesi ile boğmaya çalıştılar…Bir öf yok, bir usanma yok. Sen, sözünü savunmaktan korkmadın mı?